Almanya'ya Taşınma Deneyimim

Almanya'ya Taşınma Deneyimim

Ben Almanya'ya DevOps Engineer olarak geldim. İş bulma süreciyse biraz uzun sürdü aslında. Aslında yıllara yayılan, birçok firmayla görüşme sürecimi sizlerle paylaşmak isterim.

🗒️
#birlikteihracat'dan sevgili Baris'a cok degerli bu deneyimleri* icin tesekkur ederiz.

LinkedIn Hesabı

Öncelikle, Avrupa'da iş bulmanın en etkili yolu bana göre dolu bir LinkedIn hesabına sahip olmak. Buraya yaptığınız projeleri, çalıştığınız yerleri ve çalıştığınız iş yerlerindeki görev tanımınızı, tech stackleri yazıyor olmanız çok önemli. Ancak fazlasını değil, bildiğiniz kadarını yazın. Örneğin Kubernetes ile sadece 3 aydır çalışıyorsanız ve henüz hakim değilseniz ya bunu belirtin ya da yazmayın. Çünkü böyle bir durumda size gelen recruiter "K8S ortamımızı yönetecek birisini arıyoruz" diye gelebilir.

Sonrasında LinkedIn'in "open for job" özelliğini kullanın. Şu anda Avrupa'da Berlin ve Amsterdam çok yüksek oranda ise alım yapıyor. Bu şehirleri kesinlikle ekleyin seçenekler arasına.

Çalışmak istediğiniz pozisyonu da yazın ki görünürlüğünüz olsun.

CV

CV hazırlama tecrübelerime göre de en çok tutulan CV'ler genelde dümdüz yazılmış olanlar oluyor. Şimdi CV'leri görüyorum, sağdan soldan sütunlar, kolonlar falan fırlıyor, birkaç sene önce recruiter olarak çalışan bir arkadaşım bu tarz bir CV yapmamı önermişti.

Tecrübeler, yapılanlar alt alta dizilmiş şekilde gayet sade sıralanmış. Yani CV'yi okuyan kişinin yorulmaması lazım. Yani genel görünüm böyle olsun işte, gerisi sizin keyfinize kalmış.

İş görüşme süreci ise kısa sürüyor tecrübelerime göre. Ancak şöyle ki, 10 şirketten 9'u sizi reddedebilir, bu çok doğal. Siz nasıl onlarca şirketle görüşüyorsanız onlar da aynı şekilde onlarca adayla görüşüyor. Yani reddedilmiş olmanız sizin alanınızda iyi olmadığınızın bir göstergesi değil, sadece o şirketin aradığı kişi olmadığınızın göstergesi. O kadar çok iş ve şirket var ki, eminim kendi yetenek havuzunuza uygun bir iş bulabilirsiniz.

Hangi şirketlere başvurmalı?

Büyük şirketlere başvuru yapmaktan ziyade daha ufak çaplı şirketlere başvuru yapın derim. Spam halinde, günde 150-200 tane bile yapabilirsiniz. Mutlaka geri dönüş olacaktır. Ayrıca LinkedIn kullandıkça ve oraya tecrübelerinizi girdikçe zaten recruiterlar size ulaşıyorlar.

Bu noktada gelen her teklifi kabul edip, hepsiyle görüşmek en iyisi olacaktır. Tabii ki akıcı İngilizce veya Almanca ya da her ikisini birden konuşmak gerekiyor.

Mulakatta ne soruyorlar?

Buna net bir cevap vermek mümkün değil. Hemen hemen hepsi çok farklı şeyler soruyorlar. Örneğin bir şirket direkt olarak hiç DevOps, cloud bilgime yeteneğime bakmadan sadece programlama bilgimi ölçerek beni ise alıp almayacağına karar vermek istemişti. Şirkette DevOps ile uğraşacak birisi için çok överengineering bir kodlama sorusuydu ve live coding şeklinde istemişlerdi cevabı.

Başka bir şirket sadece Terraform kodu yazmamı isterken, bir diğeri taşk atıp 1 hafta içinde yapmamı beklemişti.

Şu anda çalıştığım şirkette ise teknik sorudan çok daha çok sohbet havasında geçti konuşmamız. Yani bilginizi, yaklaşımınızı ölçecek bir sohbet aslında.

Maaş Pazarlığı

Açıkçası pazarlık durumu gideceğiniz ülkeye, onların size teklif ettiği rakama ve biraz da size bağlı bir şey.  Almanya için konuşmam gerekirse, blue card ya da d tipi vize ile gelecekseniz ülkeye, yıllık belli bir ücretin altına zaten vize alamadığınız için, brüt minimum bir ücreti var sanırım 55.000euro gibi bir rakamdi (doğru rakamı vize işlemleri bölümünde bulabilirsiniz). Bu noktada elbette pazarlık yapabilirsiniz ancak pazarlığınız sonuç vermese de emin olun kazandığınız parayla geçinebileceksiniz.

Hayat ucuz çünkü. İnsanların kazançları yetiyor.

Vize Alma Süreci

Her konuda anlaştığınızı varsayıyoruz ve artık geriye kalan tek şey vize almak. Şimdi sıfırdan pasaport almaktan vize almaya kadar anlatacağım süreci de burda.
Öncelikle eğer pasaportunuz yoksa, 10 senelik pasaport almanızı tavsiye ederim. Pazartesi gününe pasaport randevusu almıştım, Çarşamba günü pasaportum elime ulaştı.

Zaten şirket size vize sponsorluğu veriyorsa, bir ajansla çalışıyordur %99 ihtimalle. Bu yüzden onlar size hangi belgelere ihtiyacınızın olduğunu söyleyecekler ama ben gene de yazayım:

  • İş sözleşmesi: Almanya'da iş sözleşmesi olmadan çalışmaya başlayamazsınız. Şirketler genelde docusign ya da benzeri bir sistem kullanarak "dijital imza"lı dokümanları kabul ediyorlar. "e-imzalı" demiyorum, "dijital imzalı", ikisi çokça karıştırılan ifadeler. Yani bunun için ücret verip bir şey edinmenize gerek yok.
  • Dil: İngilizce veya Almanca kabul.
  • Diploma/Mezuniyet Belgesi: Diplomanızın denkliğinin alınması için Anabin isimli bir veritabanı var. Bu veritabanından okuduğunuz okulu ve bölümü bulup seçiyorsunuz, akabinde diplomanızın denk olup olmadığını anlamak içinse, Anabin'de okulunuzun/bölümünüzün yanında "H+" ibaresi yer alınıyorsa evet, okulunuz Almanya'da tanınıyor demektir. Anabin'de yoksa ZAB ismi verilen bir denklik sistemine girmeniz gerekiyor onun da ücreti var. Dil: İngilizce veya Almanca kabul.
  • İş tanımı: bunu şirketten alacaksınız. Basitçe yapacağınız işin tanımını anlatıyor. Dil: İngilizce veya Almanca kabul.
  • Power of attorney: avukata vekalet veriyorsunuz (sizin için belgeleri falan yollayacaklar)
  • Employment Declaratıon (Erklärung zum Beschäftigüngsverhältnis): şirketiniz tarafından doldurulacak, bu kağıt, şirketinizin sizi istihdam etmek istediğine dair bir beyanı (beyanlarla alakalı obsesif şekilde takıklar, anlatacağım)
  • CV: Dil: İngilizce veya Almanca kabul.
  • Labour market approval: bu, Almanya'nın Federal İş Kurumu'ndan alınacak bir ön onay yazısı. Yani oraya bu yukarıda saydığım belgeleri gönderiyorlar, sonrasında bir onay metni geri geliyor. Bu metnin gelmesi 3-4 hafta kadar sürebiliyor. Eğer her şey doğru ayarlandıysa metinde çalışmanızdan yana bir sorun olmadığını söylüyorlar zaten. Bulduğunuz iş, diplomanız ile bağlantılı olmalı veya denk seviyede eğitim/tecrübe belgeleyebiliyor olmalısınız. Yani kabin memurluğu bölümü mezunuysanız ama programcılık işi bulduysanız, biraz kafa karışıklığına sebep olabilirsiniz. O noktada daha çok belge, birkaç sorgulama falan olabilir veya reddedilebilirsiniz, kesin bilmiyorum.
  • SGK Hizmet dökümü: e-devletten alınabiliyor. Dil: Almanca
    Sağlık Sigortası: Bunu da şirket başlatıyor. 2 tane şirket çıktı önüme, diğerini hatırlamıyorum ama TK'nın (Die Techniker) İngilizce destek verdiğini de duydum.

Bütün bu belgeleri tamamladıktan sonra, hepsinden 2'şer nüsha olacak şekilde çıktı alacaksınız. Evet 200 kusur sayfa falan tutabiliyor sözleşmelerle birlikte. SGK Hizmet dökümünüzü de alıp Almanca'ya çevirtebilirsiniz. Bazı arkadaşların bazı tanıdıkları olabilir Almanca çeviri için ve bu arkadaşlarınız "tamam" dedikten sonra bir daha yazmayabilirler ve deadline kaçırabilirsiniz. Bu yüzdne protranslate falan kullanın ben öyle yaptım.

iData Üzerinden Randevu Oluşturmak

Daha bitmedi elbette. Almanya'nın vize kurumu iData diye bir şirket. Onlar bakıyorlar randevu ve vize işlerine. iData üzerinden randevu oluşturuyorsunuz ve hangi vize tipini istiyorsanız ona göre bir seçim yapıyorsunuz. Örneğin ben direkt iData ofisinden başvuru yapmıştım ancak arkadaşımı konsolosluğa çağırdılar.

Vize Türleri

Vize tipleri konusunda da konuşayım. Öncelikle Avrupa Birliği kuralları gereği, 4 senelik fakülte mezunu değilseniz, "blue card" alamıyorsunuz. Ama bu demek değil ki Blue Card'ınız yoksa çalışamazsınız.

IT çalışanları için Almanya'da "IT Specialist Visa" diye bir seçenek var. Şartlar da şunlar:

  • Mesleki eğitimi gösteren belgeler (4 senelik fakülte bitirmediğim için programcılık ön lisans diplomamı gösterdim)
  • Son 7 yıl içinde en az 3 sene IT sektöründe çalışmış olmak ve bunu belgeleyebilir olmak
  • Geçerli bir iş teklifi
  • Eğer 4 senelik mezun değilseniz zaten tecrübenizle vize alacağınız için, blue card'a değil, D Tipi Vize (Ulusal Vize)'ye başvuracaksınız (randevu alırken Blue Card diye de seçebilirsiniz bir şey olmuyor, ben Blue Card diye başvurmuştum bilmiyordum, onlar hallediyorlar). Randevunuz konsoloslukta da olabilir, iData'ya da verilebilir, buna konsolosluk karar veriyor.

Bütün belgelerinizi de götürdükten sonra başvurunuzu yapıyorsunuz ama burda bitiyor mu? Bitmiyor.

Çalışma Geçmiş Beyanı

Bana 1 hafta sonra konsolosluktan Almanca bir mail geldi. Google Translate yardımıyla, son 7 senede çalıştığım bütün şirketlerden "çalıştığıma dair" bir beyan istediklerini, SĞK hizmet dökümünü tek başına yeterli bulmadıklarını, bu beyanın kaseli olması gerektiğini, ayrıca çalışacağım şirketten de neden beni uzaktan çalıştıramıyor, neden Alman vatandaşı birisini hadi en kötü AB vatandaşı birisini bulamamış, nedir beni bu kadar özel kılan şeyler? gibi bir yazı istediklerini söylediler. Hepsini de Almanca istediklerini söylediler ve 1 ay da süre verdiler.
Kendilerine mail attım ve son 7 senede 8 farklı şirkete gidip çalışma yazısı almamın biraz zor olduğunu, bazı şirketlerle olan iletişimimin koptuğunu belirttim ve "o zaman Almanca bir dilekçe yazarsınız neden bu belgeleri temin edemediğinize dair, ona göre değerlendiririz" diye bir cevap aldım.

Son Yazışmalar ve Vize

1 hafta 10 gün gibi bir sürede bütün belgeleri toplayıp çevirisini yaptırttım. Şirketten de ilgili yazıyı alıp mail attım. Aynı thread'i yanıtlasanız bile oluyor zaten (eğer attachmentların toplamı 20 sayfanın üzerindeyse elden vermek gerekiyormuş). Tabii bu çevirilerin hepsinin yeminli tercümana yaptırılması gerekiyor.

Dosyaları ulaştırdıktan 10 gün sonra ise pasaportum kargoya verildi ve vizemi aldım. İlk aşamada D Tipi Vize olarak 6 aylık bir vize veriyorlar size. Sizin bu vizeyi oturma iznine çevirttirmeniz gerekiyor.
Oturma izni ve geri kalan her şey için de "Anmeldung" gerekiyor. Bu Anmeldung olmadan, hareket edemiyorsunuz ülkede. Kontörlü hat bile zor alıyorsunuz. Ama illegal yöntemleri var telefon hattının, sorana anlatırım lol.

Anmeldung

Anmeldung için randevu almak da epey zor. Size tavsiyem 08:00-9:15 arası her 5 dakikada bir sayfayı yenilemeniz (08:00, 08:05, 08:10 gibi). Hangi sayfayı? Merak etmeyin Almanya'ya gelince öğreneceksiniz 😂

Anmeldung için de kira sözleşmesi tek başına yeterli gelmiyor ve ev sahibinizin o evde oturduğunuza dair beyanı isteniyor.

Yarın Anmeldung olayını halletmeye gideceğim. Sonrasında bizim konsolosluğa gidip adresimi Berlin olarak göstereceğim. Ardından da oturma iznimi pasaportuma işleteceğim.

Ek bilgiler: hangi vize tipinin hangi belgeleri istediğini ve on koşullarına burdaki bağlantıdan bakabilirsiniz.

Örneğin IT Specialist Visa (Mesleki deneyimli BT Uzmanı) için en az 51.120€ yıllık brüt maaş, mavi kart içinse en az 56.800€ yıllık brüt maaşınız olması gerekiyor. Bu da sözleşmeniz belirtilmiş olmalı.

Ayrıca Almanya'nın resmi bir internet sitesi var https://www.make-it-in-germany.com/en/ bu şekilde. Burdan birçok farklı bilgi edinebiliyorsunuz. Neyi nasıl yapacağınızı İngilizce olarak anlatıyorlar.

Anmeldung formunu oluştururken sorun yaşarsanız eğer (hepsi almanca), https://appmeldung.com/ bu siteyi tavsiye ederim. (Kilise vergisi ödemek istemiyorsanız burdaki din hanesine "n/a" falan yazın)

Çalışma Kültürü

Şimdi benim ilk yurt dışında çalışma tecrübem olduğu için çok fazla bir kıyaslama yapamayacağım ancak şöyle diyebilirim ki genel olarak kimin kaç saat çalıştığından ziyade, yapılan ise bakılıyor. Bu tabii şirketten şirkete göre değişkenlik gösterebilen bir durum ancak yaygın olduğunu duyuyorum insanlarla konuştukça.

Kurallara her zaman bağlı bir şekilde çalışıyorlar. Türkiye'de de kurallara çok bağlı çalışan, çok kuralci ve işi kitabına uygun yapan şirketler, kişilerle çalıştım ancak işlerin bir noktada sürekli olarak etrafından dolaşıldığını da çok gördüm. En azından benim çalıştığım şirkette bu durum böyle değil. Etrafından dolaşmak yok, gerekirse gecikme yaşanabilir ama o işi sistemle yapmak önemlidir.
Yani kısaca, sistematik bir çalışma var ve bu sistematik çalışma sadece kağıt üzerinde ya da planlananlardaki gibi değil, gerçekten yaşayan bir süreç.
Aşırı sıkı kurallar, aşırı boğucu durumlar olmuyor tabii sistemden, kuraldan ötürü. Sonuçta burdakiler de insan.

Gözüme Çarpan Diğer Konular

Sağlık Sigortası

Öncelikle, sağlık sigortamı aldığım şirket, TK, doğum tarihimi 1994 yerine 2003 olarak yazmış. Bununla alakalı daha Almanya'ya gelmeden önce gönderilen bilgi formundan eksiklik olduğunu söylememe rağmen, kartımda doğum yılımın 2003 olarak basıldığını gördüm ofise geçip kartı aldığımda.
İş yerimden HR konuya müdahil oldu ve pasaportumun bir kopyasını onlara gönderip, bu hatanın düzeltilmesi gerektiğini söyledik. Bu yüzden de sosyal güvenlik numaram değişecek. Hala beklemedeyim.

İnternet

İnternet yavaş. Berlin'de fiber internet sahibi olmak gerçekten zor. Onun yerine Vodafone kablolu tv alt yapısı üzerinden internet hizmeti verebiliyor 1000mbps'ye kadar ama stabil değil diyorlar. Diğer hizmetler genelde DSL ve ping, Türkiye'dekinden daha yüksek. Enteresan ama öyle.

Geçici Konaklama

Büyük olasılıkla şirketiniz, Almanya'ya geldiğinizde size "temporary apartment" sunacak ve bir süre burda kalacaksınız, en azından kendi evinizi bulana kadar. Sonrasında ise kendi evinize geçebilirsiniz. Bu geçici dairelerde (duyduğum kadarıyla büyük bir kısmında), ınternet o kadar kötü ki, artık ne kadar hızlı olduğundan değil, sadece bağlı kalıp kalamamaktan bahsetmeye başlıyorsunuz bir süre sonra.

Metro ve Ulaşım

Metro sistemi süper ama biletler hala kağıtlarda. İlk kez geliyorsanız, metrolarda turnike olmadığını fark edeceksiniz. Biletinizi satın aldıktan sonra "validate" ettirmeniz lazım yoksa yiyorsunuz cezayı her türlü. Görevliler bazen gelip biletinizi soruyorlarmış. Bunun kötü yani, örneğin aylık bilet alırsanız, bunu plastik bir şeyin içine koymalısınız ki yağmurda falan ıslanmasın, üzerindeki yazılar silinmesin. Bir diğer alternatif de BVG'nin mobil uygulamasını indirerek, biletinizi dijital olarak alıyorsunuz, eğer sorulursa görevliye telefonunuzdan gösteriyorsunuz. Ancak telefonunuzun şarjı biterse geçmiş olsun diyelim, ceza yersiniz. (hiç yemedim, öyle anlattılar).

Ev Kiralamak

Ev bulmak gerçekten zor. Merkezdeki evler birazcık pahalı. Eğer tek kişiyseniz, biraz şehir dışına çıkıp kirayı daha düşük tutarak, para biriktirebilirsiniz. Şehrin göbeğinde yasamayı tercih ederseniz de para biriktirirsiniz, sadece daha az biriktirirsiniz :)

Ehliyet

Türkiye'den aldığınız ehliyet burda 6 ay boyunca geçerli ama direkt araba kullanmaya başlayamıyorsunuz. Çevirttirmek gerekiyormuş, tam olarak nasıl oluyor bilemiyorum, kendi ehliyetimi çevirttirmedim.

Fare Problemi

Şehirde fare problemi var. Parklarda ara ara fareler görebilirsiniz. Buna karşın, güvercin, kedi, köpek gibi sokak hayvanları görmedim hiç.

Ucuz Marketler

Ucuz market arıyorsanız: Aldı, Penny, Lidl

Banka Hesabı Açmak

Banka hesabı açmak içinse Anmeldung'a ihtiyaç var genelde ve bankalar aylık olarak bir ücret alıyorlar sizden. Bildiğim kadarıyla hem kartınız hem de hesabınız için ayrı ayrı ücret tahsil ediliyor. Bankacılık için N26 güzel bir çözüm. Bizdeki Enpara gibi ama tamamen dijital. Bir şube falan yok. Cep telefonundan kayıt oluyorsunuz, hesap parası ödemiyorsunuz, Anmeldung'a ihtiyaç yok ve 10€ karşılığında banka kartınızı alabiliyorsunuz. Ayda da 3 sefer ücretsiz olarak para çekip sonrasında para çekme basına 2€ gibi bir para ödüyorsunuz. Para yatırmak için de marketlere gidiyorsunuz, özel bir sistemi var o şekilde parayı markette kasiyere verip yatırıyorsunuz. Kontörlü telefon sistemi gibi işte.

* Şimdilik tecrübelerim bu kadar. Yazıyı daha fazla uzatmak istemiyorum. Öncelikle bu resmi bir rehber falan değildir. Kişisel tecrübelerimi içeren bir yazıdır. Eksikler, yanlışlar olabilir. Burdan edindiğiniz bilgileri doğrulayarak hareket edin.

Topluluğa katıl

Freelancer olarak gelişmiş ülkelerde bizimle aynı işi yapanlarla aynı gelire sahip olmanın yollarını birlikte keşfediyoruz. Bu yolda bize katılmak istersen aşağıdaki butonu kullanabilirsin.